Erzurum Çolak’ı Gönlüne Kazıdı

ERZURUM’DAN AYRILMANIN BURUKLUĞUNU YAŞADI

Emniyet Müdürlüğü Brifing Salonu'nda son kez gazetecileri ağırlayan Müdür Çolak, Erzurum'dan gitmenin burukluğunu yaşadığını belirtti. Veda toplantısında gözleri dolan Müdür Çolak, şöyle konuştu: "İçişleri Bakanlığının 2 Mayıs 2006 tarihli kararıyla atanarak 17 Mayıs 2006 tarihinde başladığım Erzurum İl Emniyet Müdürlüğü görevinden yine İçişleri Bakanlığının kararıyla Aydın İl Emniyet Müdürlüğü görevine atandım. İlimizde göreve başladığımda; memleketimizin güzel, tarihi ve önemli bir ili olan Erzurum'da görev yapacağım için onur duyduğumu, görevimi ifa ederken polis-halk ilişkilerini en iyi seviyede tutacağımı, mülki, idari, adli ve askeri kurumlar ile sivil toplum kuruluşlarıyla diyalog içerisinde olacağımı, yasalarımızın verdiği yetkileri tereddüt etmeden sonuna kadar kullanarak, ilimizin güvenlik, asayiş bakımından sorunsuz ve huzurlu bir kent olması için arkadaşlarımızın o güne kadar yaptığı çalışmalara benim de devam edeceğimi, çalışmalarımda Erzurum halkının desteğine daima ihtiyaçduyduğumu, onların da bu konuda bana ve teşkilatıma, gereken desteği vereceklerine inandığımı, Toplum Destekli Polis hizmetlerinin güzel bir örneğini sağlayacağıma emin olduğumu, bu vesile ile görev yapacağım bu güzel ilde bulunmaktan memnun olduğumu siz değerli basın mensubu arkadaşlarıma ifade etmiştim. Görevim süresince; gerek personelimle yaptığım toplantılarda gerekse halkımızla yaptığımız huzur toplantılarında, görevimizin devletin ve milletin bölünmez bütünlüğünü, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak, halkımızın huzur ve güvenini devam ettirmek olduğunu, devlet düzeni ve toplumsal yaşam açısından çok önemli ve hassas sorumluluğumuz bulunduğunu dile getirdim. Polisin misyonu, 2559 sayılı PVS (Polis Vazife ve Selahiyetleri) kanununda açıkça belirtilmiştir. Bu temel kanunumuzun dışında anayasal sistemimiz, bize görev ve sorumluluk veren diğer mevzuat ve ulusal değerlerimiz de misyonumuzun ayrılmaz parçalarını oluşturmaktadır. Üst değerlerimizin başında Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün ilke ve İnkılapları yer almaktadır. İnsan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerinden taviz vermeden, kanun hakimiyetinin sağlanarak, toplumun huzur ve güvenliğini, kişilerin can ve mal emniyetini tehdit eden organize suç örgütleriyle ve her türlü yolsuzluğa karşı, yasal çerçevede kararlı ve sonuç alıcı bir mücadele içerisinde olunmuştur. Anayasamızın 10' uncu maddesinde 'Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din mezhep vb. sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır' denildiğinden, görevimizde ve ona bağlı ürettiğimiz hizmetlerimizde tarafsızlık esas olmuştur. Devlet memurlarının basına bilgi ve demeç vermesini düzenleyen 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 15. maddesi hükümleri kapsamında basınla olan ilişkiler düzeyli bir şekilde yürütülmüş, operasyonlar ve meydana gelen olaylar konusunda Valilik makamının izni çerçevesinde açıklamalar yapılmış, ayrı ayrı ve eksik açıklamalar yerine basın tek elden, doğru bir şekilde bilgilendirilmiştir. Polisin, varlığının gayesi olan toplumdan bağımsız ve toplumsal taleplerden uzak bir anlayışla hizmet yürütemeyeceği, polisliğin, artık bir 'güç kullanma mesleği' olarak değil 'topluma hizmet sunan bir meslek' olarak ön plana çıktığı ve polisliğin yapısının değiştiği hususları dikkate alınarak Erzurum halkının taleplerine göre yerel bir polislik hizmeti verilmiştir. Erzurum polisi olarak sevgi, adalet, eşitlik, sabır, hoşgörü ve nezaketin halkla bütünleşmenin temel anahtarı olduğunu aklımızdan çıkarmadan halkımız ile bütünleşerek başarılı hizmetler ortaya konmuştur. Mesleğimizin bir disiplin mesleği olduğu ilkesinden hareketle üst seviyede bir disiplin anlayışı benimsenmiş, disiplinsizliğe müsaade edilmemiştir."

GÖREV BAŞARILARI

Müdür Çolak, göreve başladığı tarihten bu yana kadar; yapılan hizmetleri de şu şekilde sıraladı:" 637 kilo esrar maddesi, 103 kilo eroin, 813 bin kök hint keneviri, 174 bin tablet sentetik ecza (hap) ele geçirilmiş, halk üzerinde korku ve panik oluşturan dokuz organize suç örgütü çökertilmiş, suçlular adalete teslim edilmiştir. Meydana gelen toplam olayların 2005 yılında yüzde 68'i, 2006 yılında yüzde 71'i, 2007 yılında yüzde 77'si aydınlatılmıştır. Bunun yanında ilimizde huzur ve asayişin devamlılığının sağlanması amacıyla; suç ve suçlularla mücadelede kesin başarı elde etmek, can ve mal güvenliğine yönelebilecek muhtemel tehditleri ortadan kaldırmak, ekiplerin sıralı amirlerce sürekli denetlenmesini sağlamak hedefine yönelik mevzuata uygun görüntü, ses ve konum verilerinin elde edilmesi, bu verilerin işlenerek anlamlı sonuçlar üretilmesi, sonuçların yöneticiler için 'Karar Destek' sistemibir mücadele içerisinde olunine aktarılmasını sağlayan yeteneğe sahip Pol-Net Uygulamaları ile bütünleşmiş bir bilişim sistemi olan Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) kurgulanmaktadır.

ERZURUM HALKININ HUZURUNDAN TAVİZ VERMEDİK

Müdür Çolak, konuşmasının son bölümünde ise şunları kaydetti: "Ulu önder Atatürk'ün 'Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden, kolay kazançlar peşinde koşan devletler, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdur' veciz sözünü kendime rehber edinerek ve asla hatırımdan çıkarmayarak çalışma arkadaşlarımla birlikte Erzurum halkına gece gündüz demeden hizmet ettim. Görev yaptığım süre içerisinde askeri birlikler, Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT Bölge Başkanlığı, Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı ve Üniversite olmak üzere diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla hiçbir sürtüşmeye meydan vermeden diyalog halinde hizmet edilmiştir. Kurumlardan kişisel hiçbir talebimiz olmamış, kamu menfaati ve Erzurum'a daha nitelikli hizmet sunmak için taleplerimiz olmuştur. Hizmet etmekten kıvanç duyduğum Erzurum halkına saygılarımı sunuyor, polise verdikleri desteğin artarak devam etmesini arzu ediyorum. Unutmayın ki, şerefle bitirilmesi gereken en asil görev hayattır. Bir lokma ekmek için şerefini çiğnetmeye; bir anlık eğlence için servetini tüketmeye, bir zamanlık mevki için el ayak öpmeye, insanları ezip geçmeye, günlük menfaatler için, onurunu terk etmeye, bir kısım insanlara kızıp tüm insanlara düşman olmaya değmez bu hayat."