ESOB, esnafın sorunlarını analiz etti
Erzurum Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Rasim Fırat, esnafın karşılaştığı en önemli sorunun finasman sorunu olduğunu belirterek, esnafın sorunlarına çözüm üretilmesini istedi.
Erzurum Esnaf ve sanatkarlar odaları Birliği Başkanı Rasim Fırat, esnafın karşılaştığı en önemli sorunun finasman sorunu olduğunu belirterek, esnafın sorunlarına çözüm üretilmesini istedi.
Esnaf ve sanatkarların karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri finansman olduğunu belirten Fırat, “ Çünkü esnaf ve sanatkarlar genelde oldukça küçük biz öz sermaye ile iş hayatına atılırlar. Finans kesiminden kaynak sağlama konusunda da birçok ülkedeki meslektaşlarına oranla şansızdırlar. Ülkemizde sıfır riskle çalışan ve elini taşın altına koymayan bankacılık sistemi, özellikle de özel sektör bankaları, esnaf-sanatkar ve KOBİ'lere kredi vermekte hiç de istekli değildir. Bu sebeple ekonomik durgunluktan en çok etkilenen kesim her zaman esnaf ve sanatkarlar olmuştur.Finans kesimi bir tarafa işletmelere verilen devlet teşviklerinde, gelişmiş ülkelerin aksine, ülkemizde esnaf ve sanatkarlar hep ihmal edilmiştir. Gelişmiş ülkelere baktığımızda işletmelere verilen toplam kredinin; Japonya'da yüzde 50'si, Fransa'da yüzde 48'i, ABD'de yüzde 43'ü küçük işletmelere kullandırılırken, Türkiye'de bu oran ise yüzde 4 civarındadır. Görüldüğü gibi bugün ABD'den Japonya'ya kadar, esnaf-sanatkar ve küçük işletmeler Türkiye'dekine oranla çok daha fazla desteklenmekte ve teşvik edilmektedir. Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinde Türk esnaf ve sanatkarının desteklenmesi, Avrupalı meslektaşları ile rekabet edebilecek kalite ve standartta mal ve hizmet üretmesi için zorunludur” dedi.
KREDİ FAİZLERİ DÜŞÜRÜLMELİ
Kredi faizlerinin düşürülmesinin önemine değinen Fırat, “Bugün Türkiye Halk Bankası, esnaf ve sanatkarlarımıza ticari bankalardan çok da farklı olmayan koşullarda ve cari piyasa faiz oranlarından kredi kullandırmaya devam etmektedir. Gerekli yasal düzenlemeler yapılarak Halk Bankası tarafından kredi ve kefalet kooperatifleri aracılığıyla esnaf ve sanatkarlara kullandırılan kredi faiz oranlarının hedeflenen yıllık enflasyonun altına çekilmesi ve kredi limitlerinin artırılmasıdır. Bu anlamda hükümetin son olarak kredi faiz oranlarını yüzde 13 ‘e düşürmesi memnuniyet vericidir. Türk vergi sisteminde küçük işletmelere ve yatırımcılara yönelik teşvik edici hükümler yeterli değildir. Dolaylı ve dolaysız vergilerde esnaf ve sanatkarlara daha ayrıcalık sağlanmalıdır. Risk sermayesi sisteminin geliştirilmesi sağlanmalıdır.Kamu ve özel bankaların da esnafa düşük faizli kredi vermesi sağlanmalıdır.Mevcut kredi hacmi içindeki esnaf ve sanatkarların payı artırılmalıdır.Pazarlama, araştırma-geliştirme ve eğitim alanlarına ayrılan teşvikler artırılmalıdır.Enerji giderlerinin yüksekliğine göre göreceli sübvansiyon sağlanmalıdır” diye konuştu.İŞLETMELER ARASI HAKSIZ REKABET ÖNLENMELİDİRAvrupa Birliği'ne aday Türkiye'de sayıları 4 milyonu bulan esnaf ve sanatkarlar büyük bir haksız rekabetle karşı karşıya bulunduğunu belirten Fırat, “ 1994 yılında yürürlüğe giren ve ülke ekonomisinde önemli işlevi olan "Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun", uygulamadan kaynaklanan problemlerden dolayı piyasalardaki haksız rekabeti önleyememektedir. Bu kanunun amacı, mal ve hizmet piyasalarındaki rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hakim olan teşebbüslerin bu hakimiyetlerini kötüye kullanmalarını önlemek, bunun için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yaparak rekabetin korunmasını sağlamaktır. Rekabet Kanunu incelendiğinde görülecektir ki kanun, son derece iyi niyetli bir şekilde hazırlanmıştır. Fakat uygulama aşamasında aynı iyi niyetin gösterildiği söylenememektedir.Türkiye'de yasal boşluklar sebebiyle sayıları hızla artan hipermarket, süpermarket ve zincir market türü büyük mağazalar, haksız rekabet uygulamaları sebebiyle bakkal ve bakkalların yanında kasap, manav, kuruyemişçi, şarküteri, konfeksiyoncu, ayakkabıcı, tatlıcı-pastacı, kırtasiyeci ve benzeri 70'e yakın meslek grubunda faaliyet gösteren yüzbinlerce esnafı tehdit etmektedir. Bu nedenle, gelişmiş ülkeler esnafla haksız rekabet yapan, tüketim çılgınlığına sebep olan süpermarket, hipermarket türü büyük mağazaların şehir merkezlerine kurulmasını engellemişlerdir. Türkiye'de ise uzun yıllardan beri tam tersi yapılmış, yıllarca devlet teşvikleri, hazine arazileri hep süpermarketlere verilmiş, süpermarketlerin yol, durak ve kaldırımları otopark olarak kullanmalarına göz yumulmuştur. Esnaf ve sanatkarları sonderece yakından etkileyen bir diğer bir haksız rekabete de işportacılar sebep olmaktadır. Bu olaya insanların duygusal ve yanlış bir düşünceyle yaklaşımda bulunmaları, yerel yönetimlerin de konunun üstüne yeterince gitmemesi, her türlü vergi, fon, stopaj, harç, kira, sigorta ve Bağ-Kur primi ödeyerek ülke ekonomisine; personel çalıştırarak da istihdama katkı sağlayan esnaf ve sanatkarları haksız fiyat rekabetiyle karşı karşıyadır. Esnafın sorunları görmezden gelinmemelidir” dedi.