//TOPLUMA KAZANDIRILDILAR
Erzurum'da 2009 yılı içerisinde başta kaçak elektrik kullanımı ve hırsızlık olmak üzere çeşitli suçlardan ceza alan 282 kişi, Denetimli serbestlik yasası kapsamında cezaevine girmek yerine okuma yazma kurslarına ve benzeri topluma yararlı olabilecek işlere yönlendirilerek cezalarını çekiyorlar.
--UYGULAMA 282 KİŞİ ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Erzurum Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü'nden edinilen bilgiye göre; 2009 yılında çoğunluğu çocuk olmak üzere karıştıkları çeşitli suçlardan hapis cezası alan 282 kişi cezalarını cezaevinde çekmek yerine alternatif uygulamalara tabi tutuldu. Kısa süreli hapis cezası yerine seçenek yaptırımlar ile çeşitli yükümlülük şartı getirilenlere rehberlik ve rehabilitasyon amaçlı olarak eğitimlerine devam etme, kamuda ücretsiz çalışma, kamuya açık eğlence merkezlerine girmeme ve futbol müsabakalarına gitmeme gibi cezalar verildiği belirtildi.
//DENETİMLİ SERBESTLİK UYGULAMALARI
Erzurum'da 2009'da mahkeme kararıyla denetimli serbestliğe tabi tutulanların sayıları ve yükümlülükleri şöyle gerçekleşti: Erzurumspor'un futbol maçlarına gitmeme 38,kamuda ücretsiz çalışma 9, polis merkezine giderek imza yükümlüğüne tabiyet 8, eğitim kurumlarının düzenlediği kurslara gitme(33), internet ve kahvehanelere gitmeme (47), rehberlik 21, sürücü ehliyetine el konulan 2, uyuşturucu kullanların tedavi merkezlerine sevk edilmesi, mükerrer rehberlik hizmeti 3, konutta infaz 1, yurt dışına çıkma yasağı konulanların adli kontrolü 21, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu'na ait yurtlarda barınmasına karar verilen ve eğitimlerine devam etmeleri için denetlenen çocuk sayısı 12.
//DENETİMDE SERBESTLİK UYGULAMASININ GETİRİLERİ
"Denetimli Serbestlik kurumu, suça uygulanan yaptırım veya tedbirin ceza infaz kurumu dışında, yani toplumun içinde yerine getirilmesi ile ilgili bir kavramdır. "denetimli serbestlik”, hükmün ertelenmesi, suçluluk tespitine rağmen ceza tayin edilmemesi, ceza tayininin ertelenmesi veya Kıta Avrupası’nda uygulandığı şekliyle cezanın infazının ertelenmesi olarak ifade edilmiştir.
Denetimli Serbestlik sistemini; soruşturma, sorgulama, hükümlülük aşamasında adalet sistemi açısından önemli bir boşluğu doldurmayı, suç işleyenlerin topluma kazandırılması için yapılacak çalışmalarla, sorumluluğu hemen tüm toplum kesimlerine yaymayı, suç işleyenin dışlanmadan topluma kazandırılması için onlara yardımcı olmayı amaçlamaktadır. Fedakarlık gerektiren, ancak çağdaş toplumların yapısına uygun düşen bir kurumdur. 5237 sayılı TCK'nın 58/7. maddesinde, mahkumiyet kararında, sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtileceği öngörülmüştür. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108. maddesinin (4), (5) ve (6) fıkralarında ise "Hakim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler. Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıvermeye ilişkin hükümler uygulanır. Hâkim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir" denmiştir. Ancak, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye aittir. Örneğin uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında, tedavi ve “denetimli serbestlik” önlemi alınabilecektir. Söz konusu kişiye rehberlik edecek uzman, kişiyi uyuşturucu veya uyarıcı maddenin kullanılmasının etki ve sonuçları hakkında bilgilendirecek ve aynı zamanda kişinin gelişimi ve davranışları hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hakime verecektir.
//DENETİMLİ SERBESTLİK SÜRESİ
“Denetimli serbestlik” önlemine tedavinin bittiği tarihten itibaren 1 yıl süreyle devam edilir. Tedbirin uygulanma süresinin uzatılmasına da karar verilebilir. Ancak bu süre 3 yılı geçemez. Denetimli serbestlikte sanık veya mahkuma yüklenen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde bu tedbirden vazgeçilmesi, ertelenen hükmün verilmesi veya cezanın çektirilmesi mümkündür. Kişinin cezası, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmaması halinde infaz edilir. Ülkemizde ilk kez oluşturulan bu Kurum, 5402 Sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanunu ile yasal bir zemine oturtulmuştur. Denetimli Serbestlik, Cumhuriyet Başsavcılıkları, Ceza İnfaz Kurumları, Sivil Toplum Örgütleri, Kamu Kurumları ve Kolluk Gibi Devletin pek çok birimini ilgilendirdiği, ilk kez oluşturulduğu ve fiili bakımdan bir geçmişi de olmadığı için, etkin bir şekilde uygulanabilirliğini sağlamak amacıyla projelendirilmiştir. Denetimli serbestlik kurumu, Merkez (Daire Başkanlığı) ve Taşra (Şube Müdürlükleri, Bürolar, Koruma Kurulları) teşkilatından oluşmaktadır. Fail hakkında infazın toplum içinde yapılmasında temel görev “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlükleri”, “Bürolar” ve “Koruma Kurulları”na düşmektedir. Bu birimlerin karşılaşacağı sorunları önceden tespit etmek ve çözüm bulmak, toplum içinde infazın en etkin nasıl yerine getirilebileceğini belirlemek ve gerekli yapıyı kurmak amacını taşımaktadır. Bu sistemde nihai amaç; Hükümlüler açısından, hürriyeti bağlayıcı cezalar yerine seçenek yaptırımlar uygulanması suretiyle hükümlünün topluma kazandırılması, koşullu salıverme müessesesinin amacına daha uygun kullanılması ve bu şekilde infaz rejiminin etkinliğinin sağlanması, şüpheli ve sanıklar açısından ise, tutuklama tedbirine seçenek olan adli kontrol uygulaması ile haksız tutuklamaların sebep olduğu insan hakları ihlâlleri ve ekonomik külfetin ortadan kaldırılmasıdır.
//ÇAĞDAŞ İNFAZ SİSTEMİ
Denetimli Serbestlik kurumu tam olarak hayata geçirildiğinde, gelişmiş ülkelerin infaz sistemlerinde olduğu gibi insan haklarına da uygun bir şekilde infaz, toplum içinde gerçekleştirilecek ve mükerrir suçlu sayısı azalacaktır. Kişilerin cezaevlerine alınmaması veya daha az süre cezaevlerinde kaldıktan sonra toplum içinde ıslah edilmeleri gayreti, suçlunun daha çabuk sosyalleşmesini sağlayacaktır. Bu sistem ile suçlunun topluma kazandırılmasında, sadece ceza infaz kurumları değil kamunun pek çok kurumunun ve özel kurumların da katkısı sağlanmış olacaktır. Üniversiteler, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı temsilcilerinden bunun adımlarını gerçekleştirmek üzere bir komisyon oluşturulmuş ve bu komisyonca; Failin yeniden topluma kazandırılmasında denetimli serbestliğin işlevi ve faydalarının tesbiti, Denetimli Serbestlik uygulamasının toplumda meydana getirebileceği sorunların ve çözüm yollarının tesbit edilmesi, Denetimli Serbestlik büroları ve şube müdürlüklerinde istihdam edilecek personelin nitelik ve sayısının belirlenmesi, Denetimli Serbestlik merkezleri ve yardım kurulları görevlilerinin uygulamada karşılaşacakları sorunlarının tesbiti, Denetimli Serbestlik merkezleri ve yardım kurullarının bölgesinde bulunan ve işbirliği yapabileceği özel veya kamu kurumu niteliğindeki kuruluşların tesbiti. Adli kolluğun, Denetimli Serbestlik uygulamasında karşılaşabileceği sorunların tesbiti ve çözüm yollarının belirlenmesi amaçlanmıştır."