BELEDİYE MECLİS ÜYESİNE ŞANTAJ İDDİASI
Çıplak görüntüsünün çekilerek, kendisine şantaj yapıldığını ileri süren Palandöken Belediyesi Meclis Üyesi İsa Özdoğan, olay sonrası hayatının alt üst olduğunu söyledi. İsa Özdoğan, yaptığı açıklamada, G.K. isimli kadının ailesine, zaman zaman yardımda bulunduğunu, 12 Aralıkta da Kıran'ın kendisini aradığını ve yardım talep ettiğini bildirdi.
Ardından Kıran'ın Caferiye Mahallesi'nde kendisine verdiği adrese gittiğini belirten Özdoğan, şunları kaydetti: ''K.'ın ailesine ben de dahil bazı arkadaşlarım, kendi imkanlarımızla yardım ederiz. Bir gün bana telefon açtı, 'Ben çok açım, bana ekmek getir misin abi' dedi. Ben de verdiği adrese götürdüm. Ailesinden ayrıldığını görünce de ona 'Yapma kızım git evine, ailenin yanına' dedim. O da kardeşinin hapisten çıktığını ve ailesiyle kalmak istemediğini söyledi. Benim onun yaşlarında kızım var. Kesinlikle art niyet besleyemem.''
İŞKENCE VE TEHDİT İDDİASI.
İsa Özdoğan daha sonra K.'ın kendisini eve davet ettiğini belirterek, bu daveti geri çevirmediğini ve eve girdiğini ifade etti.
''Eve girmemin ardından olan oldu'' diyen Kıran, şöyle devam etti: ''Eve girmemin ardından bir kişi içeri girdi. Elinde sallama tabir edilen bıçak vardı. Bıçağı benim koluma vurdu. Bu esnada bir kişi daha eve girdi ve bana işkence yapmaya başladılar. Kız o esnada ortadan kayboldu. Bana evde 3.5 saat işkence yaptılar. Bıçağı sobada kızdırıp vücuduma bastılar. Ben onlara siyaset çevrem ve ailem nedeniyle karşılık vermedim. Kendilerini ikna etmeye çalıştım. Ancak onlar beni soyundurdular. Kendi cep telefonumla resimlerimi çektiler. Neden resimlerimi çekiyorsunuz? diye sorduğumda ise bana, 'Görürsün neden çektiğimizi' karşılığını verdiler. Yanlış yaptıklarını izah etmeye çalıştım. Telefonumu ve saatimi kendilerine vermeyi teklif ettim. Ama kabul etmediler. Buradan çıkarsam emniyete gideceğimi söyledim. Onlar da bana iş yerime gelip şartlarını söyleyeceklerini ifade ettiler. Başıma gelenler tamamen iyi niyetimin sonucu.''
Özdoğan, ertesi gün Emniyet Müdürlüğüne gidip, durumu yetkililere bildirdiğini, bir petrol istasyonunun arka kısmında söz konusu kişilerle buluşmak için randevulaştığını ifade etti. Randevu yerinde, polislerden kaçan kişilerin daha sonra yakalandıklarını belirten Özdoğan, zaman zaman davadan vazgeçmesi konusunda baskıyla karşılaştığını da sözlerine ekledi.
ERDAL:MÜVEKKİLİM MAĞDUR EDİLDİ
Avukatı Engin Erdal ise ''Fotoğrafının gazetelerde yayınlanması müvekkilimi mağdur etti'' dedi. Erdal, müvekkiline A.Ö. ve İ.K. tarafından işkence yapılıp tehdit edildiğini savunarak, şöyle devam etti: ''Sanıklar TCK'nın 149. maddesi gereğince, nitelikli yağma suçundan 10 yıldan, 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşma, 21 Şubatta görüldü. Bir mağduriyet söz konusu. Sanıkların ifadeleri birbiriyle çelişiyor. Yargılama devam ediyor. Kimse suçlu veya suçsuz demek şu an mümkün değil. Ancak mahkeme bir karar verdikten sonra net bilgi sahibi olunabilir. Olay Erzurum'da tanınan müvekkilimi olumsuz yönde etkiledi. Müvekkilim sonuçta Erzurum ölçeğinde vizyonu olan bir insandır.''
Bazı gazetelerde müvekkilinin petrol istasyonu sahibi olduğu yönünde iddia bulunduğunu ifade eden Erdal bu iddianın doğru olmadığını, davanın ikinci duruşmasının ise 21 Mart tarihinde görüleceğini söyledi.