Anadolu Selçuklu figür dünyasında çift başlı kartal figürünün ayrı bir öneminin olduğu bildirildi. Korkusuzluğu, cesareti ve kararlılığı sembolize eden çift başlı kartal figürü, Erzurum’daki Selçuklu eserlerinde de göze çarparken, Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş, çift başlı kartal figürünün, bir medeniyet mührü anlamını taşıdığını söyledi.
//YURTTAŞ’TAN DEĞERLENDİRME
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş, Selçuklu İmparatorluğu’nun mührü anlamına gelen çift başlı kartal figürünün, taşıdığı anlam itibariyle de önemli olduğunu belirtti. Selçuklu eseri olan kale, saray, medrese, cami ve türbe gibi sivil mimari eserlerinde, çift başlı kartal figürünü görmenin mümkün olduğunu vurgulayan Yurttaş, Erzurum’daki Çifte Minareli Medrese ile Yakutiye Medresesi’nin, bunun en güzel örneklerini teşkil ettiğini kaydetti.
“SEMBOLLERLE TÜRK MEDENİYETİ
Kuş ve kartal figürleriyle ilgili zengin ve çok girift semboller dünyasını, çeşitli şekillerde yorumlamanın mümkün olduğunu anlatan Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş, öncelikle Avrasya hayvan stilinde, İslam dünyasında ve Selçuk sanatında yaygın olan kuş ve kartalların, mitoloji ve inanışlar açısından izahının yapılması gerektiğini ifade etti. Yurttaş, “Bazı hallerde çok girift olan bu sembollerden hangisinin ağır bastığını söylemek güçtür. Stilini Avrasya hayvan üslubundan alan kuş ve kartallar kanımızca semboller bakımından da aynı kaynaklara dayanır. Eski Orta Asya ve Türk mitolojisinde, Şaman kültünde kuş ve kartalla ilgili inanışlara göz atarsak Selçuk örneklerini açıklamamız kolaylaşır.” dedi.
//ÇİFT BAŞLI KARTAL FİGÜRÜ
Yakut Türklerinde en korkunç andın kartal adına içildiğini belirten Yurttaş, o dönemlerde Kartal adına yalan yere yemin edenin, ocağının söneceğine inanıldığını anlatarak, “Yakut Türkü, evinin etrafında kartal görürse ona et ziyafeti vermeği borç bilir. Yakut'lardan biri yanlışlıkla kartal öldürürse, Şaman çağırarak gömdürür. Bu inanışlar kartalın Türklerde kutsal sayıldığını gösterir.” diye konuştu. Kartalın, Orta Asya Türk'lerinde koruyucu ruh kabul edildiği bilgisini veren Yurttaş, “Savaşanların koruyucu ruhu sayıldığından silahlarda çok kullanılırdı. Kartallı tuğ, asa kudret ve asalet sembolü olarak Orta Asya'da çok yaygındı. Yakut Türk'leri göğün üst katında kapı bekçileri olarak efsanevi bir çift başlı kartal bulunduğuna inanmaktaydılar.” dedi.
Selçuklularda ise cami, kale, saray ve han gibi yapılarda çok zaman en göze batan yerde çift başlı kartal figürünün bulunduğunu dile getiren Yurttaş, “Çift başlı kartal, nazarlık, tılsım koruyucu unsur, kudret, kuvvet sembolü olarak kullanılmıştır. Bu figürle yapıların içi kötülüklerden, fena ruhlardan, kötü düşüncelerden korunmak istenmiş olabilir. Kalelerde kartallar hem şehri müdafaa eden koruyucu ruh, hem de şehre düşman, kötülük girmesini önleyecek bir nazarlık tılsımdır. Saraylarda yine koruyucu unsur ve asalet sembolüdür.” ifadelerini kullandı.
//ANADOLU’DA TÜRK MÜHRÜ
Çift başlı kartal figürünün, Konya’da, Diyarbakır’da, Urfa’da, Divriği’nde ve Niğde’de bulunan çok sayıda tarihi eserde de bulunduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş, “Erzurum’da ise çift başlı kartal figürünün bütün ihtişamıyla görülebileceği eserlerin başında Yakutiye Medresesi ile Çifte Minareli Medrese gelmektedir. Bunun yanında çift başlı kartal figürü, günümüzde Erzurum’daki çeşitli spor kulüpleri ve sivil toplum kuruluşlarının logoları ya da amblemleri şeklinde de kullanılmaktadır. Ayrıca üniversitemizin girişinde de, devasa bir çift başlı kartal heykeli bulunmaktadır. Yani çift başlı kartal figürü, bir medeniyet mührü ve nişanesidir.” dedi.