Üç ayrı bölümde ele alınan eser, ilk aşamada 19. Yüzyılın ilk yarısından 1853 Harbi’ne kadar Osmanlı ve Rus münasebetlerini irdeliyor. İkinci bölümünde Sinop Baskını’na yer verilen eserde, son olarak baskının ardından yaşanan gelişmelere yer veriliyor.
ÖZCAN, TARİHE IŞIK TUTTU
“Sinop Deniz Felaketi” adlı kitabın yazarı olan Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Besim Özcan, Türk donanmasına düzenlenen hain saldırıyı, bilinmeyen yönleriyle ele aldığını söyledi.
30 Kasım 1853 tarihinde Sinop limanına demirlemiş olan Türk donanmasına ait 11 geminin, Rus deniz kuvvetleri tarafından batırıldığını hatırlatan Özcan, “İşte bu hain saldırı, Kırım Savaşı’nın çıkmasında bardağı taşıran son damla olmuştur” dedi. Rusya’nın, Kudüs’te bulunan ve bütün Hıristiyanlarca kutsal sayılan yerlerin tasarrufu konusunda çok kurnaz bir yol izlediğine dikkati çeken Özcan, “Bu kutsal yerlerin tasarrufu ile ilgili olarak Ortodoks ve Katoliklerin arasındaki gerginliği tırmandıran Rusya, bu tutumu nedeniyle Osmanlı Devleti ile savaşın eşiğine gelmiştir” dedi.
OSMANLI’NIN DESTEĞİ
Bu gergin ortamda hem sahillerin güvenliğini sağlamak, hem de Batum’a erzakla mühimmat götüren gemileri korumak amacıyla Osmanlı Hükümeti tarafından bölgeye 11 gemiden oluşan bir filo gönderildiğini dile getiren Prof. Dr. Besim Özcan, fırtınaya yakalanan bu gemilerin zorunlu olarak Sinop Limanı’na sığındığını ve burada demirlediğini kaydetti. Bu sırada ağır yenilgiler alan Rus ordusu, moral bozukluğundan kurtulmak için deniz kuvvetlerini harekete geçirerek, Sinop’ta demirlemiş olan Türk kuvvetlerinin üzerine donanma gönderdiğini anlatan Özcan, “30 Kasım 1853 günü sisli bir havada güçlü donanmasıyla Sinop Limanı’na yaklaşan Rus donanması, top ateşleriyle Türk donanmasını perişan etmiş ve batırmıştır. Bununla da yetinmeyen Ruslar, Sinop’un Müslüman mahallerini de topçu ateşine maruz bırakmış, 2 bin Türk denizcisiyle birlikte binlerce sivil insanı da şehit etmiştir” şeklinde konuştu. Bu olayın ardından İngiltere ve Fransa ile ittifak yapan Osmanlı Devleti’nin, 1853-1856 yılları arasında Rusya’ya çok ağır bir darbe indirdiğini belirten Prof. Dr. Özcan, bu ittifakın hangi devletlere ne kazandırdığının bilinmeyen birçok yönü bulunduğunu ifade ederek, eserinde Sinop Baskını ve ardından yaşanan gelişmelere yer verdiğini sözlerine ekledi.