112 ACİL EKİPLERİ SORUNLARINA ÇARE BEKLİYOR
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, 112 acil servis çalışanlarına yönelik şiddet ve baskıların her geçen gün arttığını ileri sürerek, "Bir yıl 112 acil serviste çalışıp da şiddete uğramayan sağlıkçı yok" dedi.
Kahveci, 24 saat aralıksız hizmet veren 112 personelinin çalıştıkları mekanların hizmet üretmeye ve görev sonrası dinlenmeye uygun hale getirilmesini istedi.
“SORUNLARA KAYITLI YAKLAŞILIYOR” İDDİASI
Kahveci, insanların ölüm-kalım mücadelesi verdikleri bir anda yardımlarına koşan 112 acil servis çalışanlarının birçok sorunla baş başa bırakıldığını belirterek, "12 Acil Servis çalışanlarının sorunları iki taraflıdır. Madalyonun bir yüzünde idareciler tarafından sorunların görmezden gelerek çalışanlarla ilgili olumlu hiçbir düzenleme yapılmaması yer almaktadır. 112 acil servis çalışanlarının çalışma şartları iyileştirilmesi gerekmektedir. Eski barakalardan bozma yapılar ve hastanelerde kullanılmayan küçük odalar 112 acil servis çalışanlarına tahsis edilmemelidir. 24 saat aralıksız hizmet veren bu insanların çalıştıkları mekanlar hizmet üretmeye ve görev sonrası dinlenmeye uygun hale getirilmelidir" önerisinde bulundu.
112 ÇALIŞANLARI ÖZVERİDE BULUNUYORLAR
112 acil servis çalışanlarının olay yerinde yaptıkları müdahalelerde kendi hayatlarını da riske attıklarını ifade eden Kahveci, şöyle devam etti: "Çalışanlar hayatlarını riske atarak hizmet üretiyorlar. Bu yüzden iş riski tazminatını fazlasıyla hak etmektedirler. Bir an önce bu haktan yararlandırılmalıdırlar. Ambulansların teknik açıdan yetersiz oluşu nedeniyle personel hizmet vermekte sıkıntı yaşamaktadır. Araçlar çağın ihtiyaçlarına göre yeniden modernize edilmelidir. Ayrıca genelge çıkmasına rağmen bazı kurumlarda hala ambulanslara kasko yapılmamaktadır. Ambulans şoförlerinin mağduriyetine yol açacak durumların önüne geçilmesi için bu araçların bir an önce kaskosu yapılmalı bakanlık bu konuda takipçi olmalıdır".
ÇALIŞMA KOŞULLARI
112 acil servis çalışanlarının vatandaşlar tarafından çalışma koşullarının zorlaştırıldığına dikkat çeken Kahveci, 112'ye gelen aramaların sadece yüzde yüzde 2'sinin sağlıkla ilgili olduğunu servisin gereksiz yere meşgul edildiğini belirtti. Kahveci, "Halkımıza hizmet vermek için çalışan 112 Acil Servis çalışanları, bilinçsiz ve art niyetli insanların amaç dışı telefonları yüzünden görevlerini yeterince yerine getirememektedirler. 112'ye gelen ihbarlardan yüzde 98'i sahtedir. Çağrıların sadece yüzde 2'si sağlıkla ilgili olmaktadır. Yemek tarifi sormadan, cep telefonlarının çalışıp çalışmadığını kontrol etmeye kadar 112 servis telefonu bilinçsiz veya art niyetli insanlar tarafından lüzumsuz yere meşgul edilmektedir" dedi.
112 servis çalışanlarının vakalara müdahale ederken şiddete uğradığını belirten Kahveci, yanlış ihbarlar, adres yetersizliği ve trafikte ambulanslara yol verilmesinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle bazen olay yerine ambulansların geç geldiğini bildirdi.
ERZURUM’DA YAŞANAN “AMBULANS OLAYI”
Kahveci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu nedenler gözardı edilerek ambulans gecikmelerinin 'Ambulans rezaleti' şeklinde kamuoyuna yansıtılması nedeniyle birçok acil servis çalışanı sağlık hizmeti vermeye çalıştığı olay yerinde şiddete maruz kalmıştır. Ne yazık ki bir yıl süreyle 112 acil serviste çalışıp da darp edilmeyen hekim ya da sağlık personeli bulmak imkansızdır. Geçen yıl Erzurum Numune Hastanesi'ne ait ambulansın sürücüsünün, hasta götürdüğü Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Aziziye Araştırma Hastanesi Acil Servisi önünde yoluna çıkan otomobilin sürücüsünü uyarmak için siren çalınca, iki kişinin saldırısına uğrayarak darp edilmesi 112 Acil personeline uygulanan şiddetin ulaştığı boyutun ibretlik bir vesikası niteliğindedir. Bu konuda öncelikle vatandaşlarımız bilinçlendirilmelidir. Ambulansların boş yere siren çaldığı gibi bir takım art niyetli düşüncelerin önüne geçilmelidir. Hasta sahipleri tarafından 112 acil servisine hasta taşıyıcısı muamelesi yapılmamalıdır. Ayrıca ne yazık ki 112 acil servisi görev alanına girmeyen vakalara siyasilerin baskısı idarecilerin açık kapı bırakması nedeniyle yönlendirilmektedir. Başka bir insanın hayatını tehlikeye atabilecek bu tür uygulamalara son verilmelidir".