Türbelerden bahsetmişken Kara Şeyh’i atlamak olmaz…
Hakkında öyle ilginç şeyler anlatılır ki…
Hayret etmemek mümkün değildir…
Hasankale’de yatmaktadır…
Ulu Cami’nin hemen bitişiğindeki Türbe’de…
Yaşadığı devrin evliyalarından olarak kabul edilir…
Kendi halinde, etrafını aydınlatmakla, bildiklerini anlatıp aktarmakla meşgul bir zat…
Gören herkesin muhabbet duyduğu, yanında oturanların kalkmak istemediği, birlikte ibadet ettiklerinin içlerinde çok büyük bir ferahlık uyandırdığı söylenen mübarek birisi…
İddiasız, mütevazı…
Evi barkı da öyleymiş…
Söylenenlere göre evinde bir yatak, yeme içme için birer adet kap kaçak bir de oturmak için hasır türü bir sergisi bulunuyormuş…
Ama, o haneye yönelenler, çıktıklarında sanki saraylarda ağırlanmış gibi bir duyguyu tattıklarını anlatırlarmış…
***
Herkesin çok özel bir saygı beslediği Kara Şeyh’le ilgili halkın anlattığı en çarpıcı menkıbe, Tiflis zindanlarındaki gençle ilgili olandır…
Buna göre…
Bir gün bir kadın yana yakıla bir halde Kara Şeyh’e doğru koşar…
Şeyh’in bir şey söylemesine fırsat vermeden cüppesine yapışarak, “Şeyhim derdime çare olacak bir sen varsın. Ne olur bana yardım et” diye yalvarır…
Sıkıntısını soran şeyh’e kadın, evladının Osmanlı Rus savaşına katıldığını, sonrasında da bir haber alamadığını söyleyip, çok intizar edince…
Şeyh dayanamaz ve…
“Kadın” der, “Şu koltuğumun altından bak bakalım ki, oğlunu görebilecek misin?”…
Evladının hasretiyle kavrulan kadıncağız bakar ve bir de görür ki, oğlu eli ayağı bağlı bir vaziyette bir zindanda yatmaktadır…
Bu manzaraya şahit olan ana, daha bir perişan halde yalvarmasını sürdürür ve…
“Şeyhim, Allah aşkına bana yardım et, evladımı kurtar oradan” deyince…
Bu defa şeyh “gözlerini kapa” der…
Az sonra da “aç bakalım” der…
Kadıncağız gözlerini bir açar ki…
Ne görsün…
Evladı eli ayağı bağlı vaziyette yanlarında…
Bu durumu duymayan kalmaz tabi…
***
Öncesinde de herkesin büyük saygı duyup, bağlılık beslediği Şeyh’e bu kerametinden sonra ilgi çok daha artar…
Vefatıyla birlikte şanına layık bir türbe yaptırılır…
Ve sürekli ruhuna Kuran-ı Kerim okunur…
Şimdi de öyledir…
Bir sıkıntısı olanlar, darda kalanlar, Kara Şeyh’in türbesine yönelip ruhuna Fatiha okuyarak Cenab_ı Hakk’tan niyazda bulunurlar…
Allah’ın rahmeti üzerine olsun…