IĞDIR (İHA) - Iğdır Üniversitesi’nin öncülüğünde hazırlanan “Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları Dile Geliyor" projesi tamamlandı.
Karakoyunlu Köylerine Hizmet Götürme Birliği ve“Iğdır Üniversitesi ortaklığında Serhat Kalkınma Ajansı’na (SERKA) sunulan "Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları Dile Geliyor" projesi tamamlandı. Büyük bir özveriyle hazırlanan proje kapsamında Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları ile ilgili bilinmeyen birçok konu gün yüzüne çıktı. "Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları Dile Geliyor" projesinin danışmanlığını Iğdır Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Tarih Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Cengiz Atlı, proje yürütücülüğünü de Iğdır Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Elemanı Hazal Ceylan Öztürker yaparken; Derya Aksoy, Galip Güler ve Muhammed Alperen Özdemir’de projede yer alan diğer akademisyenler oldu.
Hazırlanan projeyle, geçtiğimiz Haziran ayından bu yana, ‘Karakoyunlu Açık Hava Müzesi Mezarlık’ alanlarında ayrıntılı bir arazi çalışması yürütüldüğünü belirten proje danışmanı Yrd. Doç. Dr. Cengiz Atlı, bu çalışma dâhilinde mezar taşlarının üzerinde bulunan kitabelerin okunduğunu, mezar taşları fotoğraflarının çekildiğini, ölçüleri alındığını ve ölçekli çizimlerin yapıldığını söyledi. Projede yapılan çalışma ile ilgili bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Atlı, “Mezar taşlarının edebi ve tarihi değerlerine vakıf olunabilmesi için kitabeler okuyup ve epigrafik değerleri ortaya koyup; bunun neticesinde ayrıca mezar taşlarının kimlik bilgileri, doğum ve ölüm tarihleri, cinsiyet tespitleri yaptık. Mezar taşlarının, sanat tarihi açısından ait olduğu tipolojik özellikler belirleyip ve üzerlerindeki sembolik anlamlı dekorasyon öğelerinin anlamlarını çözümledik. Tüm bu çalışmaların neticesi olarak, genelde Iğdır’ın özelde Karakoyunlu’nun kültürel varlıklarından biri olan mezar taşları tüm yönleriyle kayıt altına alındı. Yapılan bu projeyle mezar taşlarının yok olup gitmesini engellediğimize, gelecek kuşaklara aktarımını sağladığımıza inanıyorum. Ayrıca kültür tarihi içerisinde, mezar ve mezarlık kültürü noktasında Iğdır’ın durumunu tespit ettik. Buna göre hem günümüzde hem de geçmiş dönemlerde sınır kenti olma özelliğini koruyan Iğdır’ın mezar taşı kültürü itibariyle hem Karakoyunlu dönemi hem de Osmanlı dönemi mezar kültürünün karışımı homojen bir yapıya sahip olduğunu söylemek mümkündür” dedi.
Yine bu çalışma neticesinde, şehir ve ilçe tarihi bir nebze de olsa aydınlatıldığını ifade eden Atlı, “Özelde bu sonuçlara ulaşılırken genel olarak Anadolu kültürü içerisinde, sınır kenti olmasına, hatta bazı dönemlerde sınır dışında kalmasına rağmen Iğdır’ın da bu kültüre katkılar sunduğu tespit edilmiştir. Günümüzde, gerek üniversiteler gerekse devletin diğer kurumlarının destekleriyle yapılan bu tarz çalışmaların artması son derece sevindiricidir. Bu, öncelikle proje üretimiyle ilgili, insanlarımızın geldiği noktayı göstermektedir. Bunun yanında, özellikle üniversitelerimizin bölgeye değer katma, geçmiş değerleri tespit etme ve yeni şeyler üretme noktasında, bölgeyle ilgili duyarlılığın derecesini göstermesi bakımından büyük öneme sahiptir” diye konuştu.
28 Şubat 2014 tarihinde projenin tamamlandığını ve çalışmanın “Iğdır- Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları” adı ile kitaplaştırıldığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Atlı, alanında uzman ekip üyeleri tarafından hazırlanan tanıtım kitabının, Iğdır Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Karakoyunlu İlçe Kaymakamlığı ve SERKA işbirliği ile basıldığını belirtti. Yrd. Doç. Dr. Atlı son olarak, daha önce üzerine ayrıntılı bir çalışma yapılmamış olan ‘Karakoyunlu Tarihi Mezar Taşları’ ile ilgili bilimsel boşluğun doldurulmasını ve bundan sonraki çalışmalara örnek teşkil etmesini temenni ettiğini belirtti.