Saadet Partisi Erzurum (SP) İl Başkanı Teoman Kümbet, Danıştay’ın katsayı düşürme uygulamasıyla ilgili olarak verdiği yürütmeyi durdurma kararına tepki gösterdi. Saadet Partisi’nin resmi görüşünün, söz konusu kararın, ‘ideolojik’ anlam taşıdığı yönünde şekillendiğini bildiren Kümbet, bu hususta ilk açıklamayı bizzat SP Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un yaptığına işaret ederek, “Sayın Genel Başkanımız, partimizin resmi görüşü olarak, kararın ideolojik olduğunu açıklamıştır. Aynı zamanda Sayın Kurtulmuş; Anayasa’da düzenlenen bir hakkın mahkeme kararı ile kısıtlanması veya ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığını ifade etmiştir.” dedi.
//VAHİM YANLIŞ İDDİASI
Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı vermesinin vahim bir yanlış olduğunu kaydeden Kümbet, bu durumun, eğitim hakkının temin edilmesi karşısında büyük bir adaletsizlik olduğunu ifade etti. Bu kararın ne hukuka, ne de hakkaniyete uygun olmadığını, daha önce olduğu gibi yine siyasi ve ideolojik kaygılarla hareket edildiğini öne süren Kümbet, kararı son derece sakıncalı bulduğunu dile getirdi. Daha önce, benzer bir durumda yetkisizlik kararı veren Danıştay’ın, ikinci kez yürütmeyi durdurmasını hukuken anlamanın mümkün olmadığını söyleyen Kümbet, bu kararın, siyasal ve toplumsal gerginliği daha da artıracak nitelikte olduğunu düşündüklerini söyledi.
//ANAYASAL HAK VURGUSU
SP Erzurum İl Başkanı Teoman Kümbet, konuyla ilgili olarak SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un yaptığı resmi açıklamayı ise, şöyle aktardı: “İstanbul Barosu’nun durumdan vazife çıkartarak Danıştay’da dava açmasını ise, aynı nedenlerle son derece sakıncalı ve yanlış buluyoruz. Danıştay’ın bu kararı ile Anayasa’nın 10. maddesinde belirtilen “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir” hükmü ve 42.maddesinde belirtilen “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir” hükmü hiçe sayılmıştır. Anayasada düzenlenen bir hakkın mahkeme kararı ile kısıtlanması veya ortadan kaldırılması mümkün değildir. Anayasa’da belirtilen hakların geniş anlamda ve bilakis hakların genişletilmesi yönünde yorumlanması gerekmektedir.
Çünkü özgürlükler esas, yasaklar ise, istisnadır. Danıştay’ın kararı sonucu bu yıl 1,5 milyonu aşkın öğrenci adaletsizliğe ve haksızlığa uğrayacaktır. Bu sonucu hukuk, mantık ve insaf ile izah etmek mümkün değildir. Bu iş yap-boz oyunu değildir. Milletimizin engelleri kaldırsın diye işbaşına getirdiği Ak Parti hükümeti, anayasa değişikliğini göze alamamakta ve geçici, sonuç almayan, oyalayıcı taktiklere başvurmaya devam etmektedir. Bu noktada, hükümetten keyfi yorumlara, ideolojik mülahazalara imkân tanımayacak yasal ve yapısal düzenlemeleri bir an evvel hayata geçirmesini talep ediyoruz. Saadet Partisi olarak bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız.”