Pazar gecesi Berat Kandili
Ramazan ayının müjdecisi olan mübarek Berat Kandili’ni de idrak edecek olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Pazar gecesi idrak edilecek olan Berat Kandili hakkında bir açıklama yapan Erzurum İl Müftü Yardımcısı Mustafa Baytar: “Berat Kandili Müslümanların, sınırsız af ve merhamet sahibi olan Yüce Allah’a sığınarak günahlardan arındıkları, ilahi lütuf ve bereketlere eriştikleri müstesna zaman dilimlerinden birisidir.” dedi.
KIRGINLIKLAR UNUTULMALI, YOKSULLAR HATIRLANMALI
Müminler için bu gecenin, hem af, mağfiret ve ilahi rahmete kavuşma vesilesi, hem de birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını en yoğun bir şekilde yaşadıkları bir fırsat olduğunu söyleyen Baytar şöyle dedi:”Bu gecede kırgınlara son verilir, gönüller alınır, fakir fukara hatırlanır. Bu sebepledir ki asırlar boyu bu topraklar üzerinde yaşayan Müslüman ecdadımız, bu geceyi diğer kutsal geceler gibi, dini hayata derinlik kazandıran bir değer olarak görmüşler ve onu nefisleri kontrol altına almanın bir fırsatı olarak değerlendirmişlerdir.”
TOPLUM OLARAK KARDEŞLİĞİMİZİ İDRAK ETMEK İÇİN BERAT GECESİ VESİLEDİR
“Bunalan ruhlar için bu gece gerçekten bulunmaz bir fırsattır. Bu gece, kulluk esprisi içinde Allah’ın ilahlık hakikatine en köklü anlamda bir sığınma anlamı taşıyan ve ibadetin özü olan dualarla en güzel bir şekilde değerlendirilmeli, günahlardan arınmak için Yüce Allah’a yalvarıp yakarılmalı, tevbe ve istiğfarda bulunulmalıdır.” diyen Baytar açıklamasını şöyle sürdürdü:” Unutmayalım ki tevbe ruhu arındırmanın en güzel yollarından biridir. Kur’an-ı Kerim, ameli ne olursa olsun istisna koymaksızın herkesi tevbeye davet etmektedir Ruhi olgunluğun doruğuna yükselmiş peygamberlerle beşer arasında bu bakımdan fark yoktur. Peygamberimizin günde 70’den fazla tevbe etmesi de, bu sebepledir. Bu gece ana baba ve akrabaların kandilleri tebrik edilmeli, hayır duaları alınmalıdır. Fakir ve muhtaçlara imkanlar nispetinde yardım eli uzatılmalıdır. Unutmayalım ki, paylaşılmayan sevinç ve mutlulukların insan için fazla bir anlamı yoktur. Sevinç ve mutluluklar paylaşıldıkça artar, kederler de paylaşıldıkça hafifler. “
RUHUMUZDAKİ KIRILMALARI ÖNLEMEK İÇİN İÇ GÖZLEM YAPALIM
Mübarek Berat kandili münasebetiyle bazı hususların altının çizilmesinde yarar gördüğünü belirten Baytar şunları belirtti:” Madde ve mana arasındaki doğal dengenin madde lehine bozulduğu, global ihtilafların bütün dünyayı olumsuz etkilediği, ihtilafların çözümü için akl-ı selimin yerine silahların devreye sokulduğu, pek çok fenalık ve kötülüğün hüküm sürdüğü günümüzde, insanının, ruhunu derin kırılmalardan ve acılardan koruyabilmek için büyük ölçüde iç gözleme ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç her geçen gün daha fazla kendini hissettirmektedir. İnsanlık çoğu zaman maddeyi simgeleyen değerlerin peşinden koşarak niçin yaratıldığı ve dünyadaki gerçek misyonunun ne olduğuna dair varoluşun en temel sorularına karşı ilgisiz bir tavır sergilemektedir. Halbuki insanın hayatta varoluşun temel gayesi, nefsinin esaretinden kurtularak güzelliğin kaynağı yüce Allah’ın kendinde yaşattığı mutlak kemalin içindeki yansımalarını idrak etmesidir. İç gözlemi hakkıyla yapanlar, nefsin küçük ve sefil dünyasından kurtularak Allah’a yaklaşan düşünen bir varlık konumuna yükselirler. Hayatın aşkın manası da Allah’a giden yolu, diğer bütün alternatif yollara tercih edebilme erdemine ulaşmaktır. Nefsiyle muhasebesini hakkıyla yapan insanlarda görülen ilk değişim, bütün kötülükleri reddedip, Allah’ın emaneti olarak algıladıkları insanların ıstıraplarını içlerinde hissetmeleridir. Buna mukabil iç gözlemden uzaklaşanlarda fark edilen özellik ise, kendi özlerine yabancılaşmaları ve yaratıcı yeteneklerini kaybetmeleridir. İnsanın ihtirasları, saldırganlıkları, çirkinlik ve kötülüklerinin altında yatan gerçek sebep, işte tam bu noktalarda aranmalıdır."
GÜZEL AHLAK SAHİBİ OLMAYA ÇALIŞIP, ÖRNEK OLALIM
İnsanın iç dünyasında bulacağı en güzel armağanın, Yüce Allah’ın bahşettiği güzel ahlak olduğunu kaydeden Baytar: “Mevlana, “bütün cihanı araştırdım, ahlak güzelliğinden daha değerli bir şey görmedim” demektedir. İç gözlem, varlığımızın özünde var olan ve kimliğimizin temelini teşkil eden ahlaki değerlerimizi kaybetme tehlikesinden bizi uzak tutacak en emin yoldur. Dinimizin bize ısrarla tavsiye ve telkin ettiği bu yöntem, ihmal veya terk edilirse, insanın varlığı değersizleşir. İşte Berat gecesi sözünü ettiğimiz iç gözlemin yapılmasına fırsatlar sunması bakımından bizler için büyük önem arz etmektedir.” dedi.
BERAT, TEMİZE ÇIKMAK DEMEKTİR
Açıklamasının on bölümünde Berat gecesinin mana ve önemi üzerinde duran Baytar, Cuma günü camilerde okutulan hutbeyi tekrarlayarak şunları kaydetti:
“20 Ekim Pazar’ı, Pazartesiye bağlayan gece, Berat Kandilidir. Sözlükte kurtuluş, suç ve cezanın affı ve arınma anlamlarına gelen Berat, dinimizde günahlardan arınma, Allah’ın rahmetine ve affına nail olma, kısaca Allah katında berat etme ve temize çıkma demektir.
Yüce Allah, Al-i İmrân Suresinde: “(Ey Muhammed) De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir buyurmuştur. Bu ayet, her hususta Peygamber Efendimize tabi olmamız gerektiği mesajını vermektedir. Bu İlâhî mesaj, Mübarek gecelerin ihya edilmesini de içerir.
Kur’an-ı Kerim’de kendisini, Rahman ve Rahim sıfatlarıyla tanıtan Yüce Rabbimiz’in affı ve bağışı çok boldur. Kullarından O’na yönelip af ve mağfiret dileyenlerin dualarını kabul eder. Öyle ise, bu gibi mübarek geceleri fırsat bilip tevbe ve istiğfar etmeliyiz.
Berat ve Kadir geceleri gibi mübarek gün ve geceler, müslümanların Allah’a yöneldikleri, çeşitli ibadetlerle meşgul oldukları, hayır ve hasenat yaptıkları; dua, tevbe ve istiğfar ile günahlarının bağışlanmasını Yüce Allah’tan istedikleri bereketli ve feyizli zamanlardır.
Hz. Aişe validemizin rivayetine göre, Peygamber Efendimiz, Berat gecesini ibadetle geçirmiş ve kıldığı namazın secdesinde şöyle dua etmiştir: “Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum. Ya Rabbi! Senden yine Sana sığınıyorum. Sen yücelerden yücesin, Seni layık olduğun şekilde medh-ü sena edemiyorum. Sana layık bir şükürle şükredemiyorum. Sen ancak kendini övdüğün gibisin”.
BİRBİRİMİZİN İYİLİĞİ İÇİN DUALAR EDELİM
Sevgili Peygamberimiz, bizim de bu geceyi ibadetle geçirmemizi tavsiye etmiş ve şöyle buyurmuşlardır: “Şaban ayının 15. gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece güneş doğuncaya kadar dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve şafak sökene kadar: Tevbe eden yok mu, affedeyim. Rızık isteyen yok mu, rızık vereyim. Hastalığına şifa isteyen yok mu, şifa vereyim. Daha ne gibi istekleri varsa istesinler, vereyim” buyurur.
Böyle feyizli ve bereketli gecelerde bir taraftan Yüce Rabbimize dua edip affımızı istemeli, diğer taraftan da anne ve babamızın hayır dualarını almaya, akraba, komşu ve arkadaşlarımızın gönüllerini kazanmaya ve aramızdaki insanî ilişkileri daha da güçlendirmeye çalışmalıyız. Ayrıca, aramızda dargınlık bulunan kardeşlerimizle, bu mübarek gecenin aydınlığında barışalım, düşünce ve meşrep farklılığı gözetmeden onlarla kucaklaşalım ve kırılan gönülleri onarmaya gayret edelim. Hiç şüphe yok ki bu gayretler, Allah’ın rızasına ermemize vesile olacağı gibi, birlik ve beraberliğin pekişmesine de önemli katkılar sağlayacaktır.”
İl Müftü Yardımcısı Baytar açıklamasının sonunda kutlama mesajında bulunarak: Bütün Hemşehrilerimizin Berat kandilinizi tebrik eder, sağlıkla daha nice güzel günlere erişmemizi, Yüce Allah’tan dilerim.” dedi.