İnönü Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Cengiz Yakıncı, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Halen ülkemizin 22 ilinde 23 ilahiyat fakültesi etkin olarak çalışmaktadır. Bu fakülteler öğrenci yetiştirme ve araştırma yapma gibi başlıca iki görev yapmaktadır. İlahiyat fakültelerinin klasik bu iki görevinden başka, sosyal boyut çevresinde toplumsal eğitim görevinin de olduğunu düşünmekteyim. Diğer taraftan, toplumumuzun doğru dini bilgi öğrenme kaynakları sınırlıdır. Genellikle çevredeki bilimsel
olmayan kişilerden kulaktan duyma bilgiler başlıca dini bilgi kaynağını oluşturmaktadır. Dini bilgileri öğrenmekte önemli bir boşluk olunca bu boşluğu cemaatler doldurmaya çalışmaktadır" şeklinde belirtti.
"Dini bilgileri en doğru öğreneceğimiz yerlerin başında ilahiyat fakülteleri gelmektedir. Çünkü bu fakültelerde dinin sadece bir alanında uzmanlaşmış bilim adamları görev yapmaktadır. Örneğin sadece hadis alanında veya sadece tefsir alanında nitelikli ilim adamlarını bu fakültelerde görmek mümkündür. Elbette her kurumda olduğu gibi buralarda da şarlatanlar olabilir. Fakat bu istisnalar genel düşüncemizi değiştirmez" diyen Prof.Dr. Yakıncı, açıklamasını şöyle tamamladı:
"Bir taraftan doğru dini bilgi öğrenmek isteyen toplum, diğer taraftan doğru dini bilgi öğretme niteliği olan ilahiyat fakültesi bilim insanları mevcut. Un ve şeker olduğuna göre neden helva yapmıyoruz?
Sonuç olarak, Türkiye"de örneği olmayan, ilahiyat fakültelerindeki bilim adamları tarafından verilen, halkımıza açık, dini bilgiler kurslarının açılmasını önermekteyim.
Nasıl İngilizce, bilgisayar gibi kurslar düzenliyorsak benzer şekilde dini bilgiler kurslarını da ilahiyat fakülteleri öncülüğünde düzenleyebiliriz?"
6
4
Hakkımızda
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene
Ekle
Günün
Haberleri