ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Trendyol 1. Lig: Ankara Keçiörengücü: 4 - Manisa FK: 0
Trendyol 1. Lig: Ankara Keçiörengücü: 4 - Manisa FK: 0
ERSANDER’den Öğretmenler Günü etkinliği
ERSANDER’den Öğretmenler Günü etkinliği
Özden: ‘Mesleklerin en kutsalı öğretmenliktir’
Özden: ‘Mesleklerin en kutsalı öğretmenliktir’
Tanfer: ‘Eğitimin kahramanları öğretmenlerimizdir'
Tanfer: ‘Eğitimin kahramanları öğretmenlerimizdir'
Özcan’dan Öğretmenlere vefa
Özcan’dan Öğretmenlere vefa

İsmail Aydemir

Okurlarımız kızsa da...
30 Ağustos 2009 Pazar

Değerli okurumuz Gürhan Bey sitem etmiş... Ve... 'Sayın Turhan, memleketimizin ve ülkemizin hiç mi ekonomik, sosyal,siyasi sorunları yok? Neden bunları konu alan yazılar yazmıyor fikir üretmiyorsunuz.? Bir okuyucu olarak aradığımızı bulamıyor, hep hikaye dinliyoruz.' demiş...
Düşüncelerine saygı duyuyoruz... Bizim yöntemimizi de her yiğidin farklı yoğurt yeme tarzına bağlamasını istiyor, kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Bu kez, kafaları biraz olsun dinlendirmek, dileyene kıssadan hisse çıkartmak için hatırı sayılır, düşündürücü  bir kaç güzel fıkra sunmak isti
yoruz...

***
Karnı acıkan kurt, yiyecek bir şeyler aramaya çıkmış. Bir kapının önünden geçerken, çocuk ağlaması duymuş. Sonra dadının sesi gelmiş kulağına. Dadı, "ağlamayı kesmezsen dışarı atarım seni," diyormuş. "Kurtlara yem olursun."
İhtiyar kadının, dediğini yapacağını sanan kurt, evin önünde beklemeye başlamış. Hava kararınca çocuk susmuş. Kurt, dadının sesini duymuş yine. Kadın, "ha şöyle," diyormuş. "Hiç korkma, o hain kurt gelirse, döve döve öldürürüz!"
Ödü kopan kurt, tabanları yağlamış. Kaçarken, bir yandan, "şu insanlara akıl sır ermiyor," diye düşünüyormuş. "Bir söyledikleri bir söylediklerine uymuyor."

Yaşlı bir kadın vakti gelince ölür.Öbür tarafta sorguya çekilir. Bütün günahlar bir bir sayılır, hangisini işlemiş olduğu sorulur. Kadın hayatta hiç günah işlememiştir.. Sorgucu melek içeriye bağırır: “Bana bir çift kanat getirin “
Kadın sevinçle “ Melek oluyorum değil mi ?” diye sorar.
Cevabını alır:
“ Hayır, kaz “

Bir zamanlar bir kervancı varmış. İki de bir kırk haramiler yolunu keser, adamlarını öldürür, malını gasp edermiş.
O da günün birinde esir pazarından koruma olarak aslan gibi bir delikanlı almış. Beraber çıktıkları ilk seferde yine haramiler kervanı basmış, adamların çoğunu öldürüp koruma için alınan delikanlıya da sırayla tecavüz etmeye başlamışlar. Sıra tam kırkıncı haramiye gelince delikanlı birden, “bre namerdler!” diye gürleyip canlanmış ve haramileri alt edip malları kurtarmış. Bütün bu kahramanlığa rağmen, dönüşte kervancıbaşı korumayı esir pazarına iade etmeye kalkınca, delikanlı, “ben senin canını ve malını kurtardım, beni niye iade ediyorsun?” diye yakınmaya başlamış.
Kervancı da şöyle bir bakmış ve “ben her zaman seni harekete geçirecek kırk haramiyi nerden bulayım!” demiş.

Japonya'daki bir okçuluk okulunda çok saygı gören, büyük bir hoca varmış. Dünyanın en iyi ok atan adamıymış.
Bir gün okuldan ve uygarlıktan ayrılmaya karar verip sarp dağların tepelerine yerleşmiş.
Aradan yıllar geçmiş.
Artık hoca unutulmuş.
Gel zaman git zaman, okuldaki yöneticilerin aklına düşmüş büyük usta ve öğrencileri alıp dağa götürmüşler.
Gençlerin bu hocanın deneyimlerinden yararlanmalarını istiyorlarmış.
Günlerce aradıktan sonra, ustayı bulmuşlar. Bir kayanın tepesine bağdaş kurmuş oturmakta ve tepede dönen bir kartalı izlemekteymiş.
Kavuşma ve buluşma törenlerinden sonra, gençler ellerindeki ok ve yayları göstererek ustaya sorular sormuşlar:
Onun zamanından değişik midir bu aletler, gelişme olmuş mudur?
Büyük usta eline verilen ok ve yaya bakmış. Uzun uzun incelemiş, sonra "bunlar da ne?" diye sormuş.
Şaşırmışlar. Hoca şaka yapıyor zannetmişler.
Oysa çok ciddiymiş. Aradan geçen zaman içinde o kadar bilgeleşmiş ki, artık ok ve yay kullanmamaktaymış. Bu araçları unutmuş.
O, gözleriyle avlanmaktaymış.

Temel bu, ne yaparsınız!
Almanya'da arabasını otobanda ters yönde sürmekteyken, aynı zamanda radyosunda, "Otobanda ters yönde giden bir deli var! Dikkât edin!" anonsunu duyunca, "ne bir tanesi! Yüzlerce!" diye söylenmiş.

Dereden su içen bir kurt, biraz aşağıda bir kuzu görmüş. Kuzu da su içiyormuş. Onu yemeyi aklına koyan kurt, saldırmak için bahane aramaya başlamış.
"Seni alçak!" diye bağırmış. "Benim içtiğim suyu ne hakla bulandırıyorsun?"
"Bağışlayın," diye mırıldanmış kuzu. "Ben sizin suyunuzu bulandıramam ki! Baksanıza, benim içtiğim su size gitmiyor; sizin içtiğiniz su bana doğru akıyor."
Kurt, "Öyle olsun," diye homurdanmış. "Söyle bakalım, geçen yıl benim arkamdan niye konuştun? Benim için niye kötü şeyler söyledin, atıp tuttun?"
Kuzu, "Nasıl olur?" demiş. "Geçen yıl ben daha doğmamıştım bile."
"Olsun," demiş kurt. "Sen söylememişsen, annen söylemiştir,
benim için hiç fark etmez. Seni yemeyi aklıma koydum bir kere."
Sözünü bitirir bitirmez, kuzunun üstüne atlayıp onu parçalamış.

Bir güvercinlikte yaşayan güvercinlerin içlerini atmaca korkusu sarmış. Hepsinin ödü kopuyormuş yırtıcı kuştan; sürekli tetikte duruyor, can düşmanlarının saldırılarını bin bir güçlükle savuşturuyorlarmış. Atmaca bakmış ki, bu böyle olmayacak, bir kurnazlık düşünmüş.
Güvercinlere, "Niye böyle yapıyorsunuz?" demiş. "Hep can korkusuyla yaşıyorsunuz. Oysa ben sizi şahinlerden, başka tehlikelerden korurum. Yapacağınız şey, beni kendinize kral seçmek. Ondan sonra bakın bakalım, sizi kimse tedirgin edebilecek mi?"
Atmacanın sözlerine kanan güvercinler, onu tahta geçirmişler. Ama aradan daha bir gün geçmeden atmaca her gece bir güvercini yemeye başlamış.Sıra daha kendine gelmeyen
zavallı güvercinin biri, "eh", demiş, "boşuna yakınmayalım, bu belayı başımıza biz kendimiz sardık."

ADAM arabasının direksiyonunda keyifli keyifli yol alıyordu... İlk kırmızı
ışıkta durdu...
Durmasıyla birlikte kıyamet koptu... Arkasındaki eski kamyon duramamış arkadan bindirmişti... Tampon, stop lambaları darmadağındı...
Elbette çok sinirlendi...
Fırladığı gibi ''Kör müsün, arabamı rezil ettin...'' diye bağırmaya başladı... Kamyon şoförü sus-pustu...
Boynunu büktü ''Beni affet abi... Dalgındım duramadım, istemeyerek oldu...
Benim adım Ahmet... Bu kamyonu satsan senin zararını karşılamaz... Beni bağışla...'' dedi...
Adam bir arkası göçmüş arabasına baktı, bir eski kamyon ile Ahmet'e...
''Allahından bul...'' diyerek onu bağışladı, başını sallaya sallaya yola koyuldu...
Önüne ikinci kırmızı ışık çıktı...
Durdu...
Durmasıyla arkasında kıyamet koptu...
Bu sefer arka koltuklarına kadar birisi üzerine çıkmıştı...
Kafasını camdan uzatıp baktı... Aynı kamyon... Kamyon şoförü de camdan kafasını uzatmış el sallıyor:
''Abi merak etme, ben Ahmet...''

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 10 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Ayla Dağıstanlı 31 Aralık 2009 Perşembe  20:02

Bu güne kadar her özelleştirmeden, yapılan pazarlık sonucunda AKP’nin tayin ettiği bazı kişilere trilyonlarca lira komisyon aktarıldığına dair söylentiler ortalıkta dolaşıyor! Bu konunun üzerine muhalefet partileri gitmelidir! Yolsuzluk kokan ve satış sonucunda milyarlarca dolar kâr eden şirketler, özelleştirmelerden sonraki devirlerdeki yüksek kâr oranları mercek altına alınmalıdır. İsminin açıklanmasını istemeyen bazı AKP’liler bunu doğrulamakta, AKP yönetiminin bu yüksek miktardaki paralarla, yani seçmenlere para, beyaz eşya dağıtarak seçimi garantileyeceklerini düşündükleri belirtiliyor. Paralarla ve yandaş medya ile yapılacak propagandalarla AKP karşısında muhalefetin ister istemez çökeceği söylenmektedir. Kamuoyuna, muhalefet parti yöneticilerine, Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasını düşünenlere saygıyla duyurulur!

Yorumu oyla      6      4  
MÖKKEM DADAŞ 4 Eylül 2009 Cuma  11:49

OGÜN TURHANBEY yazılarınızı okuyorum ve begeniyorum yazdıgın başlıklarda çok düşündürücü bilmiyorum erzurumdamı yaşıyorsun dışardamı eger dışarda bile olsa erzurum sorunlar yumagı olmur erzurumun sorunları gazetecilerin dile getirmesi gündem oluşturması ile halledilir konu çok göçün sebepleri işsizlik su sorunu altyapı imar sorunu erzurum spor sorunu yemek izdihanlarının sebebi erzurumun kapısı olan otokarda simsar magandalıgı bir çok sorun var gazeteci yazar olarak bizde sizden bu konularda biraz araştırma yapıp yazı bekliyoruz bi okur olarak dogal hakkımız hiçde kızmıyoruz GÜRHAN Hocam haklı yazmış hocamdan daha çok ögreneceklerimiz var yaşayan bir çınar lütfen dikkate alın siz yine yogurt yiyin bide bizim dedigimiz gibi mantılı yogurt yiyin bakın daha faydalı olur selam saygılar iyi ramazanlar

Yorumu oyla      6      4  
mökkemdadaş 3 Eylül 2009 Perşembe  11:51

yorumlar admin kardeş iy ramazanlar

Yorumu oyla      6      4  
mökkemdadaş 3 Eylül 2009 Perşembe  10:28

GURBET Yorumcu parti arpalıklarında iyi beslendigin belli yazından TÜRK İSLAM DAVA sına laf atma yetkisini sana kim verdi seviyesiz yazıyorsun devekuşu gibi kafanı kuma gömmüş at gözlügü ile bakıyorsun din bezirganı 8-0 tulum çıkardık diye agzınızda sigara elleriniz cebinizde hava atıyordunuz her şey sizin elinizde erzurumda ne yaptınız göçmü durdu işsizlikmi bitti mega köy yaptınız erzurumu kayseri antepten neyi noksan orada sanayi varda erzurumda yok içme suyunu bile halletmediz millet b... lu suyu içiyor utan madan bide çıkıp buraya yazı yazı yazıyorsun başbakan her yerde açılış yapıyor son erzurumda ne açılışı yaptı dadaşlar yigitler dik durduz alvarlı efeye ibrahim hakkıya diye agzınıza bi parmak bal çaldı gitti sizde anti demokratik il başkanı seçtiz M.H.P DEbaşkan seçti izle ögrenin fak fuk fonu ile dilenci yaptınız yemek izdihamlarının sorumlusu sizin gibi partizan rantiyecilerin işidir dere insiz tilki beg gibi gezin YORGUN SAVAŞÇI

Yorumu oyla      6      4  
Gürhan Özorhan 2 Eylül 2009 Çarşamba  01:32

Gurbetteki Erzurum'a,güzel kardeşim sözün tamamı aptala söylenir.Ülkü İle Kalınız.

Yorumu oyla      6      4  
Gurbetteki Erzurum 1 Eylül 2009 Salı  13:32

Sayın Gürhan Bey; Sanırım siz kendi yaralarınızı memleket yarası olarak adlediyorsunuz. Bahsettiğiniz sorunların bir çogunu neden sadece siz ve sizin gibi dar zihniyetli kişiler görüyor? Bu memleket zamanında sizlerin de elinde kaldı ve bizler gördükki fiyaskodan başka bir şey değil. Ben çok iyi hatırlıyorum mhp nin Erzurum da 5 belediye döneminde hiç bir halt etmediğini hatta tüm Erzurumlular da biliyor. Bildiklerinden olsa gerek şimdi güzelim meleketimde mhp den sadece siz kalmışsınız.Siz müsteri olun bu vatana ALLAH'ın izni ile hiç bir şey olmaz Başbakanımız var olduğu sürece... Sen Erzurumsun büyük düşün...

Yorumu oyla      6      4  
mökkemdadaş 1 Eylül 2009 Salı  09:17

GÜRHAN hocam sizin yorumlarınızın üstüne ben yazım agzına saglık saygılar sizden çok ögreneceklerimiz var iyki varsın hocam

Yorumu oyla      6      4  
Gürhan Özorhan 31 Ağustos 2009 Pazartesi  03:52

Ayni tasdan yoğurt yediğimizi var sayarak,kime sitem edeyim.Kime dert yanayım."İt üregen,dertli söylegen olur.Dertlerimizi kim ve kimlerle paylaşalım.Sesimizi nasıl duyuralım.Duyurmak isteyenler tekme tokat dışarı atılıyor.Gönül tahtımın siyasi sultanı MHP,hizmet erleri ülküçüler dedim.Hamamda türkü söyledim.Havanda su döğdüm.Sonradan kalkacağın yere oturma dedim,saltanat kayıklarında otağ kurdular.Miğdeden değil yürekten konuştuk anlamadılar.Sahipsiz kümese tilki girer dedik,bir kere girer dediler.Köşk ile gece kondu arasındaki fark anlattık anlayamadılar.Sivilleşirken savrulup alabora oluruz dedik,tayfuna tosladık.Sapı bizden olan baltalarla,hür fikir ve düşünçeleri kökten yok ettik.Ömrümüzü haraca bağlayan siyasileri başımıza taç ettik.Kuş kanadı ile uçar dedik,kanatlarımızı yoldunuz.Varlığınızı yakından hissetmek istedik,akyanus ötesinden emir alanları tercih ettiniz.İnsanların beyinlerini satın alırsanız,elleri ve ayakları arkadan gelir.dedik anlatamadık.Ülkü İle Hep mutlu olun.

Yorumu oyla      6      4  
Gürhan Özorhan 31 Ağustos 2009 Pazartesi  03:06

Evet başımıza belayı saran biziz ne diye debeleniyoruzki? "Eğri olsam yay gibi elde tutarlar beni,doğru olsam ok gibi yabana atarlar beni.Hz.Mevlana."Kurtların olduğu yerde çakallar uluyorsa varın sizler düşünün kuzuların nasıl yem olduğunu.Ama ben parçalanıp yok olmak değil bütünleşerek,diri olmak ve siyasi şempanzenleri hayvanat bahçesinde çocuklarımıza seyrettirmek istiyorum.Bütün çabam bu.Gözlerini ve kalplerini türlü siyasi oyunlarla,karartan bu siyaset baronlarını,bu sömürücü simsarları,fesat sütü ile beslenenleri,boşluğa mermi sıkanları,Dinler arası diyaloğla,sırat köprüsünden haham ve papazlarla birlikte geçmek isteyenleri,günümüz ılımlı islam mücahitlerini,ABD güdümlü şarjlı fenerleri,koruma altında çiftlikte keyf çatanın gerçek yüzünü,islam alimi olduğunu yutturan zatın,ömründe bir kere bile haçca gitmediğini,islam toprakları dururken,hırıstiyan topraklarında,papazlarla yemek yiyip hırıstiyan dostu olduğunu, açıkca yazmayı çocuklarımıza anlatmayı isterdim.Ülkü İle Kalınız.

Yorumu oyla      6      4  
Gürhan Özorhan 31 Ağustos 2009 Pazartesi  02:37

Sayın Turhan,Kırgınlığım ve kızgınlığım ,fikirlerinizi şifrelerle degil doğrudan anlatmadığınıza sitemimdir.Ülke gerçeklerinin üstü örtülmek isteniyor, sizlerin görevi halkı anlayacağı dilden aydınlatmak değilmi?şahsımda dahil olmak üzere bilgi bakımından açlık çekiyoruz.Köylü mehmet ağanın anlayacağı şekilde ülkemin nerelere sürüklendiğini,inancını nasıl oy uğruna istismar edildiğini,iktisadi köle yapıldığını,sadaka toplumu oluşturulduğunu,ABD ve AB ye yaranmak pahasına,ordumu küçük düşürücü eylemlere başvurulduğunu,ünüversite muzunu gençleri asgari üçrete mahkum hale getirildiğini,Ülke ekonomisinin çöktüğünü,sinsi planlarla ört bas edildiğini,elbette sizler kaza çevrilen insanları,aç kurtlara yem yapmıyacak,insanlara akıl yolunu göstermek için çabanız olmayacakmı.?Bırakınız kırk haramiyi,dünyayı tersten okutaçak ne sihirbaz ne bezirganlar var ülkede, ama harekete geçecek güçü bırakmadılar isterik olduk.Temel gibi tersden gideriz.Siyasi tilkilerden kurtulmadıkça,Ahmet gibi el sallarız

Yorumu oyla      6      4  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Kayyım uygulaması milletin ortak talebidir
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Onurun 41. Yılı
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva