Kurban kesmek bir ibadet..
İnanç hürriyetinin hakim olduğu toplumlarda, ibadetlerin yapılması noktasında gerekli önlem, tedbirlerin alınması ve desteklerin verilmesi sosyal devlet olmanın gereğidir..
Yani ibadet etme imkan ve ortamları kolaylaştırılır.
Ama bizde öyle değil maalesef..
Öyle değil..
Kurban ibadetini içinden çıkılmaz bir hale getirmek için herkes bir şeyler yapıyor.
Yerel yönetimler seyirci.
Yetkililer bu ibadetleri yapanlar için kolaylık sağlamak yerine tehdit üstüne tehditler yağdırıyorlar..
Örnek mi…
Çevre ve orman Müdürlüğü, vatandaşlara ceza korkusu yaymaya çalışıyor.
Sokakta, apartman önünde kurban kesene 114 YTL Ceza…
Kurban kesene daha baştan suçlu muamelesi yapılıyor…
Sosyal devlet anlayışıyla ters bir yaklaşım..
Peki ceza korkusu dağıtan Çevre Orman Müdürlüğü, cadde ve sokaklarda kurban kesilmemesi için önlem almış mı?
Hayır..
Sadece ahkam ve tehdit..
Evin önünde keserseniz 114 YTL ceza..
Vatandaşın kurban ibadeti neşesini kaçırmak sadece..
Sen, yaklaşık 10 bin kurbanın kesildiği Erzurum’da kaç kesim yeri belirledin?
Kaç kurban çadırı kurdun?
Kaç kasap yetiştirdin de kesim yerlerinde görevlendirdin?
Vatandaşın kurbanını kesim alanına getirmesi için kaç araç görevlendirdin?
Kurbanını evine ulaştırması için ne önlem aldın?
Bunlar yok..
Çevre orman Müdürlüğü sadece gözdağı veriyor..
Tedbir yok, hizmet yok…
Kurbanını dışarıda kesersen ceza ha…
Elbette, kan görüntüleri, kurban artıklarının çevreye saçılması doğru değil..
Buna itirazımız yok..
Zaten insan olmanın bilincini taşıyan kimin itirazı olur ki..
Biz tedbir almayıp, hizmet sunmayıp yalnızca ceza korkusu yayılması anlayışına tepki gösteriyoruz..
Üstelik bunu bir Erzurum çocuğu olan Çevre orman il Müdürü Toraman’ın başında olduğu kuruluş yapıyor.
Önce tedbirini al.
Her mahallede birkaç kesim yerini modernce dizayn ettir.
Belediyelerle bu hizmet için işbirliği yap..
Kasap eğitimini altı ay önce gerçekleştir ve kesim yerlerinde yeterince kasap bulundur.
Kesim yerlerine temizlik için su düzenlemesi yap.
Hatta veteriner bulundur..
Birer de ambulans..
Vatandaşın kurbanının getirmesi ve evine taşıması için araç düzenlemesi yap..
Ha ondan sonra, aksine harekete 114 YTL ceza ver..
Olur mu?
Bu yaklaşımın, halkın inanç özgürlüğünü yaşaması, inancının gereğini yerine getirmede her türlü desteğin sağlanması noktasında oldukça toleranslı olan bir iktidar döneminde, AKP iktidarı döneminde yapılması işin diğer garip yanı..
Sağlık Bakanımız kurbanlarını Erzurum’da kestiriyor..
Milletvekillerimiz, belediye başkanlarımızda..
Kaç tanesi bu çok az sayıdaki sınırlı kesim yerine götürtüyor kurbanını..
Hadi onların bir takım imkanları var götürdüler diyelim..
Şu bir yıl para biriktirip, borç içine giren ve ibadet yapmaya çalışan dar gelirli vatandaş, ne edecek?
Biz yasanın hükmüne değil, ruhuna değil, onu hatırlatanların aymazlığına itiraz ediyoruz..
Toraman, önce başında olduğu kurumun lojmanlarını bir denetlesin bakalım..
Kurban artıklarının ortaya saçıldığı lojmanlara..
Sonra da halka..
Bu ibadeti zulüm haline getirmeye, yada böyle bir olumsuz psikolojik ortam oluşturmaya kimsenin hakkı yok..
Vatandaşın işini kolaylaştırın becerebiliyorsanız..
İş budur..
İşiniz de budur…
Ceza vermek değil..