Ahrette her insanın başına baş zebani tarafından bir zebani tayin edilir. Erzurumluların başına ise zebani atanmaz! Baş zebaniye diğer zebaniler sebebini sorarlar. O da “Erzurumlular birbirlerini cehenneme çekerler, gerek yok” der!

Yönetici olarak bir şehrimize tayinle gittiğimde işimle ilgili bir büyük kuruluşu ziyarete gitmiştim. Kurumun müdürünü ziyaret ettiğimde bana “Demek ki bizim şehrimizde kimseyi bulamadılar ki bir başka şehirden müdür atadılar” demişti. Hiç unutmadım.

İki ay sonra oraya niçin atandığımı en iyi kendisi anladı ve bunu da gene orada bulunan alt müdürlerini yanımıza çağırarak paylaştı!

Buna benzer konuşmalara başka şirketlerde yöneticilik yapan arkadaşlarımda şahit olmuşlardı ve paylaşmıştık!

Gene yöneticiliğini yaptığım bir şirkette oynanan kumpasta aleyhimde önce bana müdürü şikâyet eden, sonra da onun baskısıyla hakkımda yalancı şahitlik eden dört kişiden üçü de Erzurumluydu! Sonra bu dört kişiden ikisi telefonda helallik istediler (!).Erzurum’dan iş gereği tayinle atanınca birçok insan gibi bizim de şahsımızla ilgili karalama ve dedikodu kampanyası yapıldı!

Bir örnek de Van’dan;  Erzurum’da bize bağlı olarak çalışan beş arkadaşımızın beşi de orta düzey yönetici olarak hayatlarına devam etmektedirler. İki örnek vereceğim; şimdi rahmetli olan bir arkadaşımızla bir doktoru ziyarete gittik; Doktor arkadaşımı tanımıyordu, bana tanımadığını söylemedi, olumlu şeyler söyledi ve destek sözü verdi. Bir gün Van’a bu arkadaşıma bölgeden telefon açtım. Başka bir arkadaş telefona çıktı; bana “Şefim, Erdal arkadaşım buradaydı, ancak arabasını çekmek için aşağıdan çağırdılar” dedi. Oysa Erzurum’da bazıları yukarıya bu fırsatı şöyle değerlendirmişlerdi; “Müdürüm, bu saatte O, zor gelir” demişlerdi.

Erzurum için milletvekili veya belediye başkanlığı için adaylık koyanların aleyhlerinde parti genel merkezlerine çekilen binlerce karalama kampanyaları faksları da başka bir hastalıktır. Liderlerin bile bu konularda şaşırdıklarını birçok aday adayı arkadaşımızdan dinlemişimdir.

Türkiye Kayak Federasyonu başkanlığı seçiminde il il gezerek Erzurumlu başkan Özer Ayık aleyhine çalışan Erzurumluları duyunca; aklıma bu hatıralar geldi.

Erzurum, canımdan çok sevdiğim, özlemini her an hissettiğim ve yılda sadece üç dört ay kaldığım bir şehir!

Dostlarım, arkadaşlarım, akrabalarım, ahbaplarım; başımın tacı!

Ancak Erzurum’da bazı insanlarımız dedikoduyu terk etmelidirler! Başka bir Erzurumluyu kendi şahsi menfaati, hasedi ya da hırsı için yaralamamalıdır.

Yazıma elbet çok insanımız kızacaktır; ancak bu davranışlar içinde değilseniz, sıkıntı yok; içindeysek; kendimizle yüzleşmeli ve frenlemeli, hırsımızı kontrol etmeli ve düzeltmeliyiz!

Mertlik,  Erzurumlunun doğasında, yaratılışında, kanında vardır; bu dadaşlıktır, aykırı davranmak yakışmaz, yakışmıyor da!