Valilik basın bültenleri ve sitesini hazırlayan, meslekdaşımızı tanımıyorum..

Ama fevkalade önemli işler yapıyor.

Her gün en az dört beş bülten atarak kamu kurumları çalışmaları hakkında Erzurum’u bilgilendiriyor.

Kamu ile vatandaş dayanışmasına katkı sunuyor.

Dahası bizim “kendilerinden başkasını beğenmeyen yerel basına” da bilgi kaynaklığı ediyor.

Açıkçası , ajanslarda dahil olmak üzere yerel basına haber hazırlıyor.

Zaman zaman, bu çalışkan ve örnek kamu görevlisinin eleştirilmelerine şahit oluyoruz.

Gazetecilik yapıyor diye eleştiriliyor, bu meslekdaşımız..

Haksız bir yaklaşım.

Siz gazeteciler, muhabirler haber aramaz, hazır habere hücum ederseniz, mesleğinizi bu işi çok iyi bilenler yapar.

Sizde alır o haberi fütursuzca haber diye geçersiniz.

Sonra da yüzünüz kızarmadan tenkit edersiniz..

Valilik Basın bürosunun bu değerli mensubu, iş ahlakı, gazetecilik bilgisiyle, Erzurum basınına  her gün ders veriyor.

Hepimiz  bu dersleri iyi alıyoruz.

Yerel basında, -özel ve işini iyi yapanlar istisnadır- hazır habercilik, masa başı haberciliği var.

Erzurumla ilgili araştırma yok..

Halkın beklentilerine yönelik haber yok..

Vatandaşın düşüncelerini aktaran haber yok..

Daha doğrusu yapan yok..

Masa başında oturmak, gazete haber sitelerine girip haber almak var.

Başkalarının emek ürünü çalışmalarına el koyup, birde isim ekleyerek sunmak var..

Maalesef bazı ajanslar da zaman zaman bunu yapıyor.

Lafa gelince mangalda kül bırakmayan, gazetecilik dersi veren yerel basının durumu bu..

Erzurum’un geri kalmışlığında basının vebali var..

Bu gerçeği defaeten yazdık..

Basının kendine çekidüzen vereceği yok.

Sonra da vatandaş gazete okumuyor diye sızlanmalar yapılıyor.

Niye okusun?

Ve neyi okusun?

İnternetten indirilen haberleri vatandaş zaten, bilgi teknolojisinden yararlanarak okuyor..

Vatandaş, gazeteci geçinenlerden daha iyi yapıyor bu işi..

Bir aymazlık hakim basına..

Ajansından gazetesine kadar..

Kullanılmış olsun olmasın birkaç haberle geçiştiriliyor, haber verme işi..

Ve Vallahi ve billahi içinde maalesef Erzurum endişesi yok..

Gazeteciliğin sadece havasını kullanmak var.

Hani basın halkın sesi…

Hani basın halkın düşüncesi…

Hani…

Bu iş öylesine müptezelleşti ki, bir gün öncesinin gazetelerini eline alıp oradaki haberleri yeni diye yapanlar var..

Gazetelerin sitelerine girip “intihal edenler”, Türkçesiyle haber aşıranlar var..

Sonra adı gazetecilik oluyor bu işin..

Nasıl oluyorsa..

Kızan kızsın..

Gaziantep, Elazığ, Malatya, Denizli, Kayseri, Konya, Şanlı Urfa, Dİyarbakır, Bursa gibi illerin günlük haber yoğunluğuna bakın..

Özel ya da resmi ajanslar bu illerde her gün en az on on beş haber geçiyorlar..

Aynı kuruluşların Erzurum’daki ürünleri ortada..

Ne soran ne sorgulayan..

İş vatandaşa kalıyor..

Halk çok rasyonel bir yaklaşımla gazete okumayarak bu aymazlığı protesto ediyor.

Bu illerde yerel gazeteler ulusal basından fazla okunuyor..

O gazetelerde bir tane bile internetten indirilmiş genel haber yok..

Sadece o il var, o ilin ruhu var.. Ya bizde..

Yeri gelmişken bir noktaya daha değinelim..

Erzurum’da bazı kamu kurum ve STK yöneticileri o kadar şanslı ki..

Bizim yerel basının bazı güzide mensupları, bu yöneticiler hiçbir beyanat vermediği halde oturup onların adına haberler yazıyorlar..

Adamın haberi yok..

Sadece gazeteciye, benim adıma bir şeyler yazıver demiş bir kere..

Bizimkiler, bu yöneticilerin bağlı bulunduğu merkezlerle ilgili haberleri internetten yakalayıp, sadece söyleyenin adını değiştirip sunuyorlar.

Eğer istenirse bu yöneticilerin adlarını bile verebilirim..

Oturduğu yerden haberleri yapılanları..

Bu yöneticilerin suçu yok..

Aymazlık basından kaynaklanıyor..

Kullanılmış haberi, verilmemiş beyanatları sunup duruyorlar..

Özel haber yok..

Araştırma haberi yok..

Kış gelince kar ve Palandöken, yaz gelince sıradan haberler..

Bakın ilginç bir şey aktaralım..

Şu Sözde özür kampanyası var ya..

Üniversitedeki akademisyenlere sorduk.

Gelip de bu işin gerçeği nedir, bu kampanyayla ilgili düşünceniz nedir? diye soran olmamış..

Yapılanlar sadece akademisyenlerin gayreti..

Yoksa basının özür kampanyası derdi yok..

Seçim sathi mailindeyiz..

Basının gazetesi, ajansıyla partilere karargah kurması lazım..

Vatandaş böyle haber istiyor.

Hak getire..

Eğer partiler açıklama yapıyorsa tamam, yoksa kimsenin umurunda değil..

Yani oturduğu yerden gazetecilik işi bu..

Ha..Kimse ajanslardan haber alarak gazetecilik yapılıyor demesin..

Onların da istisnalar dışında yerel basından farkları yok.

Doğruya doğru..

Yukarıda bazı illeri örnekledik..

Kalkınmış iller bunlar..

Ne zaman..

2000’li yıllardan itibaren..

Basın kalkınmayı tetikliyor..

Basın sorguluyor..

Vatandaş ciddi yapılan bu haberciliğe ilgi gösterip, gazete okuyor..

Sonra sorguluyor..

Ufuk ediniyor..

Erzurum niçin geri kalmış?

Erzurum niçin yerinde sayıyor?

Bu sualin cevabını basın kendini sorgulayarak vermeli…

Gazetecilik ayrıcalıklı bir iş..

Ama bizde, makamın şerefi oturanıyladır derler..

Bu kimliği kullanıp hava atmakla olmuyor..

İşin gereğini yapmak gerek..

Meslek etiği bunu emrediyor..

Kul hakkı da..

Erzurum hakkı da…

İşini doğru yapan gazetecileri, ajansları ve gazeteleri tenzih ediyoruz..

Sözümüz ortayadır..

Ve alanadır…

Valilik Basın sitesini hazırlayan meslekdaşımızın ciddi emekleri ve başarısı bize bu gerçeği ifade etmek görevini yükledi..

Bu kardeşimizi kutluyoruz..

Basınımızın havacı mensuplarına da örnek olmasını diliyoruz..

Yoksa böyle basının böyle de şehri olur..

Vatandaş okumaz..

Ve gazetecilik kimliği üzerinizde kalmaz..