Tribünlerin mesajını iyi okumak lazım..
1968’den bu yana, tam 46 yıllık bir sevdanın tutkunları, sezonlardır hasret kaldıkları başarıları bekliyor..
Şimdilik hedef ikinci lig..
Tüm şehrin beklentisi de yeniden süper ligde yer almak..
Erzurum’a yakışan da budur..
Ancak nedense olmuyor..
Bu sezona da çok kötü başladık.
Takım sil baştan yenilendi.
16 yeni futbolcu geldi..
Değişen bir şey yok..
Kötü futbol, kötü sonuç..
Henüz suçlu aramak için erken..
Ama ilk maçtan alınan sinyal önemli..
Belli ki sancılı bir sezon yaşanacak..
Desti henüz kırılmadı..
O yüzden tedbir için zaman var..
Bizim üzerinde durmak istediğimiz konu bu değil..
Meselemiz, dün maç sonrası yaşanan küçük çaplı protestonun, bir kısım taraftar tepkisinin ta ulusal basına kadar yansıtılması..
Elbette olaysız, tribün ve saha dayanışması, seviyeli birlikteliğinin yaşandığı bir sezonu geçirmek isteriz..
Ancak..
Umudunu bu sezona yığmış, kendini şampiyonluğa kurmuş taraftarın, dozu kaçsa da, zaman zaman tepkilerini anlamak lazım..
Küçük çaplı bir tepki..
Bizim, haberciliği cazgırlıkla karıştıran kesimimiz, olayı öyle abartılı biçimde aktardılar ki, ulusal spor gazetelerinde neredeyse manşetlere taşındı Erzurum..
Bizim ERZURUM gazetesi başta olmak üzere, Erzurum ve Erzurumspor’a zarar gelmesin anlayışına hizmet eden birkaç gazete ve site dışında, yaşanan küçük çaplı olay, abartılarak verildi..
Hakemlerin soyunma odasına gitmesi akabinde meydana gelen tepki, Erzurum’da gazetecilik yaptığını zanneden bir kesimin feveran ve abartmaları sebebiyle ceza getirecek.
3’üncü Lige beklenen destekleri esirgeyen Federasyon mutlaka ceza verecek..
Faturayı da taraftar ve kulüp ödeyecek.
Bu işi abartılı biçimde gündeme taşıyıp ulusal basına manşet ettirenler de herhalde bir yerlerine kına yakacak.
Şimdi bunlar gazeteci, pardon Erzurumlu gazeteci, bizim gibi önce Erzurum ve sonra Erzurum deyip, küçük çaplı bir olayı sütunlarına taşımayanlar da gazeteci değil.
Anlayış bu..
Erzurum denildiğinde mangalda kül bırakmayanlar, yaptıkları bu abartılı haberlerle kent spor vizyonuna zarar vereceklerini bilmiyorlar mı?
Biliyorlar elbet..
Amaçlarını anlayabilmiş değiliz ki galiba aynı gazetecilik, spor ve Erzurum lisanını onlarla paylaşmıyoruz.
Maçtan sonra yaşanan çok küçük çaplı tepkiyi zaten Sayın Emniyet Müdürü zamanında müdahale ve iknasıyla susturdu..
Taraftar çok sevdiği Emniyet Müdürünün sözünü dinledi ve sükut etti..
Ama haberciliği, abartmayla karıştıranlar yine bildiklerini okudu.
Erzurum’da yaşanan ve Erzurum’a yakışmayan her kötü, müessif olayı ulusala taşımakta yarışanlar, beklenen hassasiyeti sergilemek yerine, olayı abartarak Erzurumspor’a ceza gelmesine çanak tuttu..
Acıdır ki, taraftarın ilgi gösterdiği gazetecilik de bu maalesef..
Gelelim taraftarımıza..
Sezonlardır başarıya hasret çilekeş taraftarımıza..
Tribünde tepkisini, çizgiyi aşarak vermeye çalışan seyirci sadece bir küçük gurup..
Sayıları onu, on beşi geçmez..
Tribünlere koşan Erzurumspor taraftarının sayısı ise bu maç bazında 6, 7 bin..
Elbette Erzurumspor taraftarının tepkisini dadaşça bir çizgide vermesi lazım..
Ölçüyü kaçırmamak lazım..
Daha oynanacak 33 maç var..
Biraz sabır..
Amaç Erzurumspor’un 2’inci lige çıkması ise hepimize düşen budur.
Dadaşa ne küfür yaraşır, ne kötü tezahürat..
Kaldı ki taraftarın büyük çoğunluğu böyle..
Birkaç, kendini kontrol edemeyen taraftarın, bu çoğunluk tarafından ikaz edilmesi de lazım..
Geçen sezon Fenerbahçe’nin Konya yenilgisiyle başladığı liğde açık ara şampiyon olduğunu hatırlayalım..
Biraz sabır..
Biraz..
Çünkü, bizim Erzurumspor’dan başka takımımız yok..
Öyle değil mi?